Ev / Haberler / Sinema Haberleri / DEADPOOL 2 İncelemesi (Spoilerlı!)
Valorant names

DEADPOOL 2 İncelemesi (Spoilerlı!)

Deadpool 2 ortalığı kasa kavura çıkış yaptı bugün, biz ön gösterimde izlemiştik fakat yazıyı paylaşabilmek için yayınlanmasını beklememiz gerekti. Bizi ağırlayan Cinemaximum ekibine ve röportaj yapan Harun Can’a teşekkürler!

Öncelikle başlıkta görmeyenler olduysa diye tekrardan belirtelim, yazı spoilerlı olacak biraz. Gerçi film eğlence filmi ve ağır olaylar olmuyor, olanlar da film içerisinde düzeltiliyor. Bu yüzden spoilerı verilecek çok bir şey olduğunu söyleyemem ama yine de filmi izlemeden yazıyı okuyacak olursanız birkaç olayı öğrenmeniz kaçınılmaz.

Not: Spoilersız incelemeyi youtube kanalımıza yüklemiş, ilk görüşlerimize orada yer vermiştik. Onu da buraya tıklayarak izleyebilirsiniz.

Şimdi film baştan sona bol aksiyonlu, duygulu falan geçiyor ama bunlar kesinlikle komediye mani olmuyor. Girişten itibaren bol keseden gönderme var ve sırf yapmış olmak için yapılmıyor birçoğu, hikayeye yedirilmiş yani. Özellikle girişteki Logan göndermesine çok güldük bütün salonla. Filme genel olarak yapacağımız yorum şu şekilde olacak, çok yenilik var ve bu yeniliklerin yarattığı sorunlar da olmuş ama bana soracak olursanız Deadpool 2, ilk filmine göre daha oturaklı, ne yaptığını bilen ve bunları iyi yapan bir film. Bu yüzden de daha çok beğendim. Umarım bunu dedik diye taş yemeyiz, kişisel bunlar. Genel görüşlerimi belirttiğime göre bir de başlıklar altında ayrı ayrı inceleyelim.

Göndermeler

Madem göndermelerden ufak ufak bahsettik devam edelim. Gözüme kötü geleni ilk söyleyeyim, hani dedim ya çoğu yapmak için yapılmıyor diye, öyle kaka şeyler de var, keşke olmasaydı. Star Wars göndermesinde öyle bir his geldi en azından. Onun dışında göndermelerle ilgili bir sorunum yok. Hatırladığım, tam oturmuş diyebileceğim birkaç göndermeyi de sayayım, filmi izlemiş arkadaşlar da ufak bir tebessüm ederler belki. Thanos, DC ve Marvel göndermeleri herkes tarafından bol bol anlaşılıp eğlenildi salonda. Bunların yanında Jenerikte gelen sahnelerde Deadpool’un eski filmlere gidip kendini tekrar tekrar öldürmeleri de tatlı sayılabilirdi. Eğer vurulmayacaksam Komünist göndermesine de güldüm yani.

Tabii sadece vurgulaya vurgulaya gönderme yapılmıyordu, bazen ufak bir sesle, sahnelerdeki resimlerle ya da sanat yönetmenliğince yapılan göndermelerle de karşılaşabiliyorduk. O kadar çok yapılmış ki hepsini yakalamak biraz imkansız diyebilirim, bayağı çeşitli kültürlere hakim olmayı falan gerektiriyordu.

Deadpool 4. Duvarı Tanımıyor

4. Duvarı yıkmayı geçmiş olay, o duvar ortadan kalkmış tamamen. Sürekli olarak sizinle iletişimde olan bir başrol görüyorsunuz. 1. filmde deneyip, ikinci filmde bollaştırılan şeylerden birisi de buydu. Bence bu konuda da başarılı bir yol izlenmiş filmde. Yani evet, bazen garibimize gidebiliyor bu durum ama Deadpool’un işi biraz da klişe yıkmak sonuçta. Size ‘Bu bir aile filmi’ diyerek yaklaşıyor, oradan da kesmeden devam ediyor duvarı eritmeye.

Aile Filmi Demişken

Burada aileden kastın kendisine bir aile kurmuş olduğu, tabii biz bunu filmin biraz sonlarına doğru öğreniyoruz ama güzel bir mantık olmuş. Söylemeden geçmeyelim dedik.

Oyuncular

Oyuncular genel olarak çok güzel performans göstermişler, onu bi belirtelim. Özellikle Negasonic’in kız arkadaşı olarak filme dahil olan karakter ile Deadpool’un arasında geçen saçma, basit ama bir o kadar da komikleşen muhabbete çok eğlendik. Filmde öyle çok fazla oyuncu yok, bundan dolayı da yük biraz Ryan Reynolds’un (Deadpool) üzerine binmiş gibi duruyor. Fakat Cable ve küçük kötümüz Russell da güzel oynamışlar.

Burada bir de özellikle Domino’nun üzerinde durmak istiyorum. Özel gücü ‘Şanslı olmak’ olan bir karakter nasıl görsel olarak bu kadar iyi işlenebildi ki acaba? Gerçekten çok beğendik kendisini, bol bol görmek isteriz artık.

Özeleştiri ne güzel şey ama?

Film kendi kendine, filmin içinden eleştirilerde bulunuyor bu yüzden aşağıda kötü yönlerini sayarken biraz zorlanacağız. Mesela CGI kavgası (3D çizimlerin pata küte birbirine girmesi) konusuyla kendileriyle de dalga geçiyorlar. Bunun haricinde senaryoda eksiklik diyebileceğimiz şeyleri kendileri de belirtiyorlar falan. Hoş gerçekten. Ayrı bir başlıkta övülecek kadar hoş.

Deadpool 2’nin kötü yanları

Zorlanacağız falan ama kusursuz da değil sonuçta film. Biraz da eleştiri yapalım değil mi? Hepsini tek başlıkta sayıp bitireceğiz sıkılmayın, aşağıda da Harun Can ile yaptığımız röportajı var, onu izlersiniz.

Şimdi her ne kadar kendilerini eleştirmiş olsalar da CGI bazen gerçekten çok kötü oluyordu. Özellikle Krom Kafa’nın yakın plan konuşma sahnesi bayağı kötü bakma sebebiydi, düzenlemeyi unutup taslak haliyle mi kullandılar bilemiyorum. Yine de Juggernaut çizimi hoşumuza gitti diye kurtardılar bunu, en azından bizim açımızdan yani.

Filmi altyazılı izlemiştik ön gösterimde, muhtemelen Dublajlı hali çok güzel olmuş ve yerelleştirilmiştir ama altyazıları gerçekten beğenmedik. Çeviriyi yapan arkadaşlar bir de filmin sonunda kendi isimlerini yazarak reklamlarını yapmışlar, şahsen ben olsam imzamı atmak istemezdim, tercih meselesi gerçi biraz. Tabii ki genel olarak Altyazılı film izlemek öncelikli tercihimiz ama bu seride belli ki Dublaj daha başarılı ilerliyor.

Filmde bazı sorunlar oluşturup, filmin sonunda bütün bu sorunları hatta daha fazlasını çözüyorlar falan, ya iyi güzel hoş da kardeşim bir sonraki film için biraz malzeme bıraksanız iyi olmaz mıydı? Bu kadar soru işareti cevaplamak neden? Bu iyi mi, yoksa kötü mü kararsızım doğrusu.

Her neyse efenim, filmi beğendik. Güzel bir sinemada, mümkünse Türkçe Dublajlı bir şekilde izlemenizde fayda var. Hadi sizi Harun Can ve ona sorduğumuz sorularla baş başa bırakalım.

Hakkında Eran "AramdaJungle" Küçük

Buralarda bir şeyler yazıp çiziyor, Oyungg'de yönetici olarak yer alıyor, bir de Marmara Üniversitesinde Radyo, Televizyon ve Sinema okuyor. Öyle pek farklı bir yanı yok, 22 yaşında.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.